PERFORMANSI ETKİLEMEK İÇİN KULLANILAN

DOPİNG MADDELERİNDEN ANABOLİK

STEROİDLER ÜZERİNDE BİR ÇALIŞMA

 

 

CAHİT YÜKSEL

 

 

             Yüzyıllar boyunca insan oğlu iş verimini arttırarak başarıya ulaşmak, zaferler kazanmak için çaba harcamıştır. Bazı doğal maddelerin fiziksel gücü arttırdığını bulan güney Amerika ve Afrika yerlileri bunları uzun seyahatlerde, savaşlarda ve avcılıkta kullanmışlardır. İrlanda'da yeni evlilere bir çeşit fermente balı içirmek adettir. 1865'ler de Hollanda'da kanal işçilerine yorgunluğu azaltan bazı maddeler verildiği bilinmektedir. 2. dünya savaşında askerlere uykuyu engelleyen ve gece savaşlarını sağlayan  ilaçlar verilmekteydi.

              Sporda ilk uygulama ise bugünkü modern tanımlara uymamakla birlikte eski Roma’da savaş arabaları yarışlarında  atlara su ve bal karışımı bir sıvının verilmesidir. Doping teriminin kaynağının güney Afrika kabilelerinde kuvvetli bir uyarıcı içki olan ''dop'' olduğu kabul edilmektedir.

              Büyük paralar getiren at ve tazı yarışlarında başlayan doping kullanımının son yıllarda spora kaydığını görmekteyiz. Uluslar arası arenada başarı kazanmak, sosyal ve ekonomik ödüllere ulaşmak için sporcular kendilerini kolay zafere götüren dopingi kullanmaya başlamışlardır. 1952,1956,1960,1972,1968 doping kullanımı resmi kayıtlara geçmiş bulunmaktadır.

              Doping ile savaş çalışmaları 1900' lü yılların başında atların salyalarından madde saptaması ile başlamıştır. Daha sonra doping kullanımının yalnızca sağlık değil aynı zamanda ahlaki açıdan da ele alınması kararlaştırıldı. Çünkü spor kamuoyunda spor kahramanları değil doping maddelerini ortaya çıkaran doktorlar suçlanıyordu. Doping analiz yöntemleri oldukça pahalı labaratuarlar ve nitelikli elemanlar gerektirmektedir. Ayrıca her doping maddesi farklı yapıda olduğu için yöntemlerde değişmekte ve bir doping testi oldukça zaman almaktaydı.

              Doping maddelerine bir göz atacak olursak uyarıları,uyuşturucuları, anabolik steroidleri, B-bloke edicileri görmekteyiz. Bu çalışmada son zamanlara kullanımı oldukça yaygınlaşan ve çeşitli araştırmalarda özellikleri, yararlı ve zararlı yönleri çok tartışılan anabolik steroidler üzerinde duracağız.

              Metabolizmayı anabolizma (yapım) ve katabolizma (yıkım) olarak ikiye ayırmak mümkündür. Organizmada bazı hormonlar anabolizmaya yardım ederler, anabolik procesleri arttırırlar. Anabolik procesleri arttıran faktörlere, maddelere anabolizan faktörler denir. Vücudumuzda erkeklik hormonu olarak tanımladığımız testislerden salgılanan androjenler anabolizan özelliğe sahiptirler. Androjenler içerisinde en fazla bulunan testesteron hormonudur. Bu hormon steroiddir. Kadın ile erkek arasındaki sekonder seks özellikleri arasındaki farklılık ve kas gelişim farkı ve antrenmanların neden olduğu hipertrofinin erkeklerde kadınlara oranla daha belirgin olması hep erkeklerdeki testesteron hormonuna bağlanmaktadır. Testesteronun etkileri ikiye ayrılabilir, anabolik ve androjenik etkiler olmak üzere. Bunlardan anabolik etki, doku yapımı için, androjenik etki erkeklik için gereklidir. Testesteronun çeşitli türevleri yapılarak hormonal etkisi azaltılarak metobolik etkisi (anabolik etki) ağır basan droglar yapılmıştır. Bunlar böbrek üstü kapsülleri ürünü olan hormonlardan kartikoide etki ederler.

              Anabol etkisi olan ve hala kullanılmakta olan kartikoide etki eden bazıları şunlardır:

a-Dianabol

b-Fortabolin

c-Durabolin

d-Deca durabolin

e-Orabolin

             Anabolik steroidlerin kullanımı ve üretimi için genel giriş olarak Dr.Nasrollah T.Shahid'in açıklamalarını göz önünde bulundurmak gerekir. Androjen sınıfında androjenik özellik olmaksızın önemli derecede protein anabolizmi beklentisiyle pek çok türevler (testesteron’un) üretilmiştir. Çoğu durumda, anabolik ve androjenik özellikler arasında tatmin edici ayrılam gerçekleşmiştir. Ne yazık ki bu preparatların hiçbiri özellikle yüksek dozda verildiğinde virilizm (erkeksi özellikler, kıllanma, ses kalınlaşması) etkisinden yoksun değildir.

             Uygulanabilir tasarımlar için anabolik steroidler anabolik aktivitenin etkili olduğu karşılaştırılabilir dozlarda kayda değer virilizm etkisi görülmediği durumlara işaret eder.

 

             ANABOLİK STEROİDLERİN TIBBİ FAYDALARI

             Normal büyüme ve gelişimi hızlandırmak için kullanılan anabolik.androjenik steroidlerin terapatik faydaları şunlardır.

1) Esasen gelişme oranları normal olmayan çocukların gelişmasini sağlamak için kullanılırlar. Anabolik steroidler (anormal aşırı büyüme) eğilimi gösteren gençlerde gelişimin en son evresini geciktirici durumlarda kullanılmaya başlanmıştır.

2)Çocuklarda kilo artımını sağlar.

3)Çeşitli anemi türlerini tedavi eder. Steroidlerin kırmızı kan hücrelerini artırıcı etkisi vardır.

4)Kanser türlerine yarar.

5)Cinsel davranış bozukluğu gecikmiş ergenlik gibi önemli ve belirgin endokrin dengesizliklerini tedavi eder.

6)Yaşlılarda fiziksel aktivite potansiyelini arttırır.

          

            SPORCULAR TARAFINDDAN KULLANIMI:

              Erkek ve kadın dünyanın tüm sporcuları yağsız beden kitlesini geliştirmek,  (Kas doku oranını geliştirmek gibi) kuvveti, dayanıklılığı ve performansı arttırmak amacıyla anabolik steroid kullanırlar. Vücut geliştiriciler, halterciler, profesyonel futbolcular, uluslararası düzeydeki koşucular, disk, gülle, çekiç atıcıları steroidleri oldukça fazla kullanırlar.

              Aynı spor kategorilerindeki bayanlar ve liseli erkekler anabolikleri daha az kullanırlar. Anabolik steroidler müsabakalardaki yüksek performans isteği nedeniyle diğer sporcularda her yaşta kullanılmaktadır.

               

              FİZİKSEL PERFORMANSA BAĞLI ETKİLER:

              Anabolik steroid kullanımı ile insanlardaki yağsız vücut kitlesinin geliştirilmesi, kuvvetin arttırılması konusunda önemli çalışmalar yapılmış ve farklı bulgular bulunmuştur.

              Anaboliklerin bireyin performansı üzerindeki etkilerini araştırma çalışmalarında iki önermli kriter ortaya çıkmıştır.

1) Araştırma olan, anabolik steroide bağlı etkileri dış kaynaklı etkenlerden ayırıyormu? (Yani plecebo etkisi, gelişim, zaman etkileşimi, bireysel farklılıklar vb.)

2) Deneysel ortamlar teorik olarak sporcuların kendilerini daha iyi fiziksel performansa hazırlayacak diyetle ilgili ergojenik yardım ortama uyuyormu?

               Birçok  araştırmada anabolik steroid kullanımı sonucunda kuvvette, kiloda, yağsız vücut kitlesinde, dayanıklılık ve performansta yükselme kaydedilmemiştir.

               Johnson, O'Sheo ve Minvay kuvvet, vücut ağırlığı ve yağsız vücut kitlesinde belirgin yükselmeler bulmuşlar ancak hiçbir yükselme kaydedememişlerdir.

                Bovers kuvvet ve yağsız vücut kitlesindeki farklılıkları gösterir, ancak ağırlık ve dayanıklılık konusunda hiçbir artıştan söz etmez. Stamford ve moffat 1 aydan fazla süre içinde tecrübeli, formda haltercilerle çalışmalarını yürüttüler. Büyük efor gerektiren çalışmalarıyla birlikte  yüksek protein ilaveleri ve ona oranla yüksek dozda (20 mg) Dianabol kullandılar. Plecebo etkilerini ve değişikliklerini kontrol ettiler.

               Kontrol grubuna, sadece protein ilavesi alan gruba ve plecebo grubuna oranla anabolik steroid  grubunda kuvvette ve vücut ağırlığında belirgin yükselmeler bulmuşlardır. Plecebo grubu, protein grubuna göre daha fazla gelişme göstermiştir.

               Freed ve arkadaşları erkek halterciler üzerinde 10mg ve 25 mg dianabolun etkisi üzerinde çalışmışlardır.Birbirini takip eden 6 haftalık süreler boyunca bu sporculara yüksek protein diyetiyle birlikte anabolik  ve plecebo verilmiştir.Pleceboya nazaran anabolik steroidle birlikte belirgin bir artış kaydedilmiştir.Kilo artışının yağ miktarındaki artışa bağlı olmadığını belirterek söylemek gerekirki,deri kıvrımlarında değişiklik olmamıştır.Dozaj farklılıkları kuvvet ve kilo alımında değişiklik yaratmamıştır.

               Sonuç olarak anabolik steroidlerin yüksek protein diyeti ve büyük çaba gerektiren kuvvet çalışmalarıyla birlikte alındığında antrenmanlı erkek sporcularda kuvvet ve kiloyu arttırdığı görülmüştür. Kilo artışı su tutulumuna bağlı olabilir. Anabolik steroidlerin, aerobik direnci arttırdığına dair önemli bir delil yoktur.

 

                 YAN ETKİLERİ:

               Anabolik, androjenik steroidlerin tıbbi amaçlar veya fiziksel performansı geliştirmek için kullanıldığı düşünülürse diğer etkileride göz önünde bulundurulmadır. Steroid sporcunun kas protein sentezine yardımcı olurken diğer vücut hücrelerini ,dokularını ve organlarını etkiler. Herhangi bir hormonun vücuda verilnesiyle sindirim, endokrin ve diğer sistemler vücudun normal hemokinetik durumunu korumak için uyarılırlar. Tüm bu etkiler kişinin pisiko sosyal, Fizyolojik durumuna zarar verir.

           Araştırmacılarca kaydedilen anabolik kökenli belirgin yan etkiler şunlardır.

1)Karaciğer fonksiyonlarında değişim (Hepatoma), karaciğer habis olmayan tümörü, karaciğer kanseri,karaciğer sarılığı.

2)Su ve ödem (su tutumuna bağlı olarak dokuların şişmesi) alıkonması sonuçlanan vücut tuzlarının retansiyonu.(Ca, Na, K, Ph, S, Ce)

3)Gençlikte normal gelişim düzeninden ayrılma erken kemik oluşması.

4)Kan basıncı, baş dönmesi, baş ağrısı, bayılma, burun kanaması.

5)Yüksek tansiyon

6)Sivilce

7)Saç dökülmesi

8)Prostat büyümesi

           Dişi veya erkek vücuduna suni erkek hormonları verilmesi birincil ve ikincil cinsiyet karakteristiklerinin ve fonksiyonunun normal gelişimini kontrol eden hormonlarda dengesizliğe yol açar .Anabolik, androjenik steroidlerin cinsiyet hormonlarının normal vücut gelişimini azalttığı bulunmuştur. (Cinsiyet hormonları, testesteron, östrojen gibi hormonlar)

 

            ANABOLİK STEROİD KULLANIMININ ANDROJENİK YAN ETKİLERİ

1)Erkeklerde testis fonksiyonunda düşüş ve erime (sperm azlığı)

2)Kadınlarda virilizm (erkekleşme) görülmesi, sesin kalınlaşması, aşırı kıllanma,klitorisin genişlemesi, amenore. (menstrüel döngünün kesilmesi)

3)Jinekomasti (Memelerin aşırı şekilde büyümesi)

4)Cinsel arzunun azalması, artması (libido)

5)Gençlikte ergenlikten önce erken gelişme, dış genital organlarda gelişim, penis büyümesi.

                 Anabolik, androjenik steroid kullanımıyla ortaya çıkan yan etkileri ilaç tedavisiyle tamamen yada kısmen geriletilebileceği bulunmuştur.

                Anabolik steroidler yüksek protein diyetleri ve çaba gerektiren antrenmanlarla birlikte alındığında sporcularda olağanüstü kuvvet ve kilo alımı gözlenmiştir.

                  Sporcular genellikle daha uzun sık ve daha zor çalışmalarda daha az yorulmaktadır. Halter çalışmalarında kaslara, bağlara ve tendonlara daha az zarar gelir ve zarar geldiğinde de normalden daha çabuk iyileşir. İlacı bıraktıktan 6 hafta sonra daha görülen etkiler azalmaya başar ve bu  6 haftayı birkaç hafta takip eden bitkinlik takip eder.

                 Bazı sporcular güç-kuvvet olaylarında yaygın olan performansın anabolik steroid kullanmadan mümkün olmayacağına inanmaktadırlar. Yine bazı sporcular, antrenörler, spor hekimler bayanların kuvvet konusunda dünya çapındaki performanslarının direnç olayı gibi anabolik, androjenik steroidlerin kullanımıyla oluşan (erkekleşme) maskulinizasyon olmadan olmayacağına inanırlar. Bazı sporcular ise aynı performansın anabolik kullanmadan da sağlanabileceğine inanırlar. Ancak doğuştan istenilen özellikle olması ya da uzun yıllar çalışması gerekmaktedir.

 

            KULLANILIŞ MİKTAR VE ŞEKİLLERİ:

 

                  Günde 10-15mg olmak üzere 4-12 hafta devam eden kürler şeklinde kullanılır. En fazla kullanılan şekli 3 hafta boyunca günde 10mg, 1 hafta ara olmak üzere 3 defa devam eden kürlerdir.

                  Başka bir araştırmada dünya çapındaki sporcuların çoğunun steroidleri 4-6 haftalık aralıklarla, hiç aralıksız 2-6 hafta boyunca aldıkları belirtilmiştir. Uluslar arası bir müsabakadan sonra alma aralıkları uzamaktadır.

                   Sporcular son yıllarda anabolik steroidlerin idrardan atılma miktarını dolayısıyla ölçümlerini önleyen propenecid grubu ilaçları steroidlerle birlikte kullanmaktadırlar. Steroid kulanımının sporcular tarafından saklanmasının bir yoluda steroidlerle di üretik (idrarı sulandırıcı) ilaçların birlikte alınmalarıyla olmaktadır.

 

                   KAYNAKLAR:

 

1)AÇIKADA.C.ERGEN.E:BİLİM VE SPOR ANKARA 1990,SF:159-161

2)AKGÜN.N:EGZERSİZ FİZYOLOJİSİ,3.BASKI.CİLT.2ANKARA.1989

3)DÜNDAR.U.U:ANTRENMAN TEORİSİ.İZMİR.1994.SF.130-133

4)DÜNDAR.U.HASIRCI.S.OKTAN.T.CİRELİ.E.doping kullanımı üzerine bir anket araştırması.atletizm bilim ve teknoloji dergisi:1992/1.sayı:5.sf:19-24

5)KARAKAŞ.E.S.:sporcu sağlığı.kayseri.1987.sy:77-78

6)KARAKAŞ.A.:Anabolik steroidler ve fiziksel gelişim,atletizm bilim ve teknoloji dergisi.1992/1.sayı:5.sf:12-18

7)KÖKER.A.H.ÜSTDAL.K.M.:Sporcunun performans klavuzu.ankara.1991.sf:44-46

8)RENKLİKURT.T.:Antrenman ve fizyolojik özellikleri.İstanbul.1973.sf:136-142

 

 

Yayına Hazırlayan : Kaan YORMAZ